Raon, yaşamının büyük bir bölümünü köpek gibi zincirlenmiş bir biçimde geçirdi. Ancak, kader ona çok farklı bir yol sunmuştu. Kopan tasmasının geride bıraktığı enkaza rağmen, içinde bir gazap barındırıyordu ve bu gazap, yeni bir başlangıcın habercisiydi. Artık kendi ayakları üzerinde durma ve kendi tercihlerine göre bir yaşam sürme fırsatını yakalıyordu.
Bu dönüşüm, Raon’un yalnızca fiziksel varoluşunu değil, aynı zamanda ruhsal yapısını da değiştirecekti. “Yolumda duran herkesi yok edeceğim… Gerekirse tanrıyı bile.” diyerek, azminin ve kararlılığının ne denli güçlü olduğunu tüm dünyaya ilan ediyordu. Raon’un hikayesi, hüsranlardan doğan bir dirilişin ve karanlıktan aydınlığa çıkışın destanı olarak kaydedilecekti.